15 Temmuz 2013 Pazartesi

Adaletin de 'Yeter' dediği an


Sendikacı Süleyman Yeter’in işkencede öldürülmesinin bir numaralı faili olan ve 2000 yılından bu yana ‘Kırmızı Bülten’le aranan eski Komiser Yardımcısı Ahmet Okuducu’nun bir ay önce yakalanıp tutuklandığı ortaya çıktı. Yeter’in sorguda sandalyeden düşüp başını çarptığını iddia eden Okuducu, “Ben 2-3 saat sorguladıktan sonra aniden fenalaştı. Önündeki sehpaya kafasını çarptı, bayıldı. Ben hastaneye götürdüğümde nefes alıyordu” dedi.


Radikal’ın iki yıldır ısrarla takip ettiği, Londra ’da ve en son Kırgızistan’da izini bulduğu Komiser Ahmet Okuducu 12 Haziran’da Samsun’da yakalanarak tutuklandı. ‘Cinayet ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak’la suçlanan Okuducu, 2000’den beri Kırmızı Bülten’le tüm dünyada aranıyordu.


Samsun Emniyeti’nce hazırlanan tutanağa göre Okuducu 12 Haziran saat 16.00’da Atakum Mimar Sinan Mahallesi 139. Sokak No: 12’deki evde bulundu. Tutanakta, Okuducu’nun bu adreste olduğu yönündeki istihbaratın nasıl edinildiğinden söz edilmedi. “Kapı usulüne uygun çalındı. Kapıyı açan şahıstan kimlik istenmiş. Kimliğinin olmadığını ancak kendisinin Ahmet Okuducu olduğunu itiraf etmesi üzerine yakalanmıştır” denildi.


Okuducu, aynı gün Samsun 6. Sulh Ceza Mahkemesi’ne çıkarıldı. Sorgusunda, “Maktul Süleyman Yeter’i tanıyorum. Kendisini biz sorguladık. Yeter’in eceliyle öldüğünden bilgim var” dedi. Paşakapısı Cezaevi’ne konulan Okuducu, 24 Haziran’da dosyasının bulunduğu İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi ’ne çıkarıldı. Okuducu mahkemede, 1999’da İstanbul Terörle Mücadele Şubesi’nde komiser yardımcısı olarak görev yaptığını ve MLKP’ye bakan TİM 3’te çalıştığını anlattı. Yeter’in TİM 4 tarafından alındığını, 5-7 Mart 1999 arasında sorgulandığını ve kendi ekibine devredildiğini ifade etti. Yeter’i aldığında darp, cebir izi görmediğini kaydeden Okuducu, “Ben 2.5-3 saat sorguladıktan sonra maktul aniden fenalaştı. Oturduğu sandalyeden yere düştü. Önündeki sehpaya kafasını çarptı. Bayıldı. Kendisinin nefes almadığını fark ettim. Kalp masajı yaptım. Derhal hastaneye götürdüm. Hastaneye götürdüğümde nefes alıyordu. Kendisine işkence uygulamadım” dedi.


O tarihte, Adli Tıp Kurumu’un Yeter’in işkence gördüğüne dair rapor verdiği, Okuducu’ya hatırlatıldı. Okuducu ise raporu hazırlayan Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’yı Yeter’le aynı örgütten olmakla suçladı. Okuducu, arandığı 13 yıl boyunca yurtdışına çıkmadığını savunarak, “Memleketimdeydim” dedi.


Yeter Ailesi’nin avukatları, Okuducu’nun yakalanış biçiminin dikkat çekici olduğunu, emniyetin ‘eliyle koymuş gibi bulduğunu’ ifade ediyor. Avukatlar Radikal’in ısrarlı takibi ve haberciliğinin de Okuducu’nun yakalanmasında çok etkili olduğunu vurguluyor.


Süleyman Yeter Tuzla tersaneler bölgesinde örgütlü Limter-İş’te eğitim uzmanıydı. MLKP’ye yönelik operasyonda 4 Nisan 1999’da gözaltına alındı. İstanbul TEM’de sorgulandığı 7 Nisan’da işkencede öldü. İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi, 29 Kasım 1999’da Okuducu ile polisler Mehmet Yutar ve Erol Erşan hakkında gıyabi tutuklama kararı verdi. Okuducu kaçarken, teslim olan iki polisten Yutar dört yıl ceza aldı.




Adaletin de 'Yeter' dediği an

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder